Kozanlı Hemşehrilerimize Veri Güvenliği Üzerine Tavsiyeler

Dijital dünyada her an, her saniye yeni bir tehditle karşı karşıya kalıyoruz. Üye olduğumuz sosyal medya platformlarından, müzik uygulamalarından, alışveriş sitelerinden bir şekilde sızdırılan verilerimizin haddi hesabı yok ne yazık ki!

Kozanlı Hemşehrilerimize Veri Güvenliği Üzerine Tavsiyeler

Dijitalleşmenin hızla arttığı günümüzde, neredeyse her gün yeni bir sorunla karşılaşıyoruz. Dijital dünyada her an, her saniye yeni bir tehditle karşı karşıya kalıyoruz. Üye olduğumuz sosyal medya platformlarından, müzik uygulamalarından, alışveriş sitelerinden bir şekilde sızdırılan verilerimizin haddi hesabı yok ne yazık ki!

Uygulama ve sitelerden sızdırılan bu veriler, internette yasa dışı şekilde illegal sitelerde satışa sunulmakta veya ücretsiz olarak paylaşılmaktadır. Vatandaşlar da bu verilere ulaşan dolandırıcıların hedefi ve kurbanı olmaktadır. Peki, bu konuda bizler ne yapmalıyız?

Öncelikle sosyal medya sitelerinden başlayalım.

İnternet âleminin en önemli veri kaynaklarının başında sosyal medya gelmektedir. Yediğimiz, içtiğimiz şeylerden gezdiğimiz, gördüğümüz, birlikte vakit geçirdiğimiz insanlara kadar her şeyi burada paylaşıyoruz. Bu nedenle sosyal medyadaki dijital ayak izlerimizi en aza indirmemiz gerekmektedir. Konum bildirimlerinizin, fotoğraflarınızın ve kişisel bilgilerinizle ilgili paylaşımların görünürlüğünü sınırlandırın; oluşturduğunuz profillerdeki bilgilerin olabildiğince gizli kalmasını sağlayın.

Sosyal medya üzerinden tarafınıza mesaj yoluyla gelen bağlantılara doğrudan tıklamayın. Çünkü tek bir tıklama, tüm verilerinizin ve hesabınızın başkalarının eline geçmesine sebep olabilir.

Sosyal medya siteleri gelirlerinin bir kısmını yayımladıkları reklamlardan elde eder. Dikkat ederseniz bu reklamların genellikle ilgi alanlarınıza yönelik olduğunu görürsünüz. Sosyal medya siteleri ve uygulamaları, verilerinizi kullanarak reklamların en alakalı kişilere ulaşmasını sağlar. Ancak bu reklamlar fayda sağlamanın yanı sıra başınıza dert de açabilir. Dolandırıcılar, birçok mağduru bu reklamlar aracılığıyla tuzaklarına düşürmektedir. Bu nedenle sosyal medyada gezinirken bu tür reklamlara karşı dikkatli olun, mümkün olduğunca tıklamaktan kaçının.

Vatandaşın Kanayan Yaralarından İkincisi: Online Alışveriş

COVID-19 hayatımıza girdiğinde birçok alışkanlığımızı değiştirmek zorunda kaldık. Bunların başında alışveriş alışkanlıklarımız geliyordu. Pandemiyle birlikte halk arasındaki “dokunmadan, görmeden almam” anlayışı büyük ölçüde ortadan kalktı ve mecburen alışverişlerimizi online alışveriş siteleri üzerinden yapmaya başladık. Bu durum zamanla bir alışkanlığa dönüştü ve alışveriş siteleri hayatımızda farklı bir konuma yerleşti.

Ancak bu yeni alışkanlık, kullandığımız sitelerde yaşanan veri sızıntıları nedeniyle birçok kişiyi mağdur etti. Kopyalanan kişisel veriler ve çalınan kredi kartı bilgileri sebebiyle pek çok vatandaş zarar gördü. Peki, mağdur olmamak için ne yapmalıyız?

Öncelikle güvenilir kaynaklardan alışveriş yapmaya özen göstermeliyiz. Nasıl ki çarşıya veya pazara çıktığımızda alışverişimizi güvendiğimiz esnaftan yapıyorsak, aynı yaklaşımı online alışveriş siteleri için de benimsemeliyiz. Adını sanını bilmediğiniz, daha önce duymadığınız uygulama, site veya sayfalardan uzak durun. Bilgi ve veri hırsızlığı çoğunlukla bu tür platformlar üzerinden gerçekleştirilmektedir.

Online Alışverişlerde Sanal Kart Kullanımına Dikkat Edin

Online alışveriş yaparken asıl kart bilgilerinizi kesinlikle herhangi bir siteye veya sisteme girmeyin. Bunun yerine mobil bankacılık uygulamanızdan bir sanal kart oluşturun. Alışverişlerinizde bu sanal kartı kullanın ve kart limitini yapacağınız alışveriş tutarı kadar belirleyin. Böylece finansal açıdan kendinizi bir nebze de olsa güvence altına almış olursunuz.

Telefon ve Bilgisayarlarda Kullanılan Uygulamalar

Steve Jobs’un ilk iPhone’u tanıttığı günden bu yana mobil dünya büyük bir değişim geçirdi. Önceleri masum görünen cep telefonları, bugün cebimizde taşıdığımız potansiyel bir risk unsuru hâline geldi.

Cep telefonlarıyla ilgili en büyük tehlikelerin başında, kendi elimizle indirip kurduğumuz uygulamalar, ziyaret ettiğimiz siteler ve indirdiğimiz dosyalar gelmektedir. Veri güvenliğini sağlamak adına; güçlü bir ekran kilidi şifresi belirlemek, parmak izi veya yüz tanıma özelliklerini aktif hâle getirmek önemli birer tedbirdir.

Telefonunuzun işletim sistemini ve kullandığınız uygulamaları daima güncel tutun. Yapılan güncellemeler, işletim sistemi ve uygulamalardaki güvenlik açıklarını kapatarak cihazınızı daha güvenli hâle getirir.

Telefon, tablet veya bilgisayarınıza uygulama mağazaları dışında herhangi bir uygulama indirmeyin. Mağaza dışından indirilen uygulamalar ciddi mağduriyetlere yol açabilir. Bu tür uygulamalar aracılığıyla dolandırıcılar veya korsanlar, sizin cihazınız ya da IP adresiniz üzerinden başkalarını dolandırabilir ve siz durumun farkına ancak kolluk kuvvetleri kapınıza geldiğinde varabilirsiniz.

Halka açık park, bahçe veya kafelerdeki Wi-Fi ağlarını kullanırken, uygulama mağazalarından indirilen güvenilir VPN uygulamalarını tercih edin.

İki faktörlü doğrulama özelliğini kullanabildiğiniz tüm uygulamalarda aktif hâle getirin ve verilerinizi düzenli olarak Google Drive, iCloud gibi bulut depolama hizmetlerine yedekleyin.
“Telefonumu Bul” özelliğini açık tutun ve uygulama izinlerinizi düzenli olarak kontrol edin.