Dokunmanın Gücü ve Bilimi Masaya Yatırıldı: "Temastan Çok Daha Fazlası"
Başkent Üniversitesi ve Çukurova Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen "Dokunmanın Etiği: Elin Fenomenolojisi" konferansı, insan ilişkilerinin biyolojik ve sosyal temellerine ışık tuttu. Yoğun ilgi gören etkinlikte, dokunmanın sadece fiziksel bir his olmadığına dikkat çekildi.
Akademik dünyayı ve öğrencileri bir araya getiren önemli bir etkinlik, Başkent Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Bölgenin köklü eğitim kurumlarından Çukurova Üniversitesi’nin de paydaşları arasında yer aldığı “Dokunmanın Etiği: Elin Fenomenolojisi” başlıklı konferans, katılımcılara farklı bir bakış açısı sundu.
Sinemadan Bilime Etkileyici Bir Giriş
Etkinliğin konuşmacısı Başkent Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mustafa Tunç, sunumuna sıra dışı bir başlangıç yaptı. Tunç, ünlü "Cennetin Rengi" filminden paylaştığı duygu yüklü bir kesitle, katılımcıları dokunmanın derin anlam dünyasına davet etti. Bu sanatsal giriş, konunun sadece bilimsel değil, insani yönünün de ne kadar güçlü olduğunu gözler önüne serdi.

"Beynimiz Dünyayı Ellerimizle Algılıyor"
Konferansın en dikkat çeken bölümlerinde Mustafa Tunç, insanlığın dokunma eylemini biyolojik, psikolojik ve sosyal boyutlarıyla ele aldı. Tunç, beynimizin duyuları işleme kapasitesinin en yoğun olduğu bölgelerin ellerimizle bağlantılı olduğuna vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
"Dokunmak yalnızca fiziksel bir temas değildir. Bu eylem, sosyal bağları güçlendiren, nörokimyasal temelli derin bir etkileşimdir."
Öğrencilerden Yoğun İlgi
Disiplinlerarası bir yaklaşımla hazırlanan etkinlik, özellikle üniversite öğrencilerinin yoğun ilgisiyle karşılandı. Hem bilimsel verilerin hem de felsefi yaklaşımların harmanlandığı konferans, katılımcıların beğenisini toplarken, soru-cevap bölümüyle de interaktif bir atmosfer oluşturdu.

Bu tür akademik ve kültürel etkinliklerin, Adana’daki üniversiteler arası işbirliğini güçlendirmesi ve öğrencilere yeni ufuklar açması bekleniyor.